Kızılay Lüleburgaz Şubesi tarafından düzenlenen ''Üniversiteler Kan Bağışlıyor'' etkinliğine öğrencilerin ilgisi büyüktü. Sağlıkla ilgili bir problemi olmayan öğrenciler sıraya girip, kan bağışında bulundu.
Türk Kızılayı'nın ''Üniversiteler Kan Bağışlıyor'' kampanyası kapsamında düzenlediği etkinlik, başlar başlamaz büyük ilgi gördü. Kızılay Lüleburgaz Şube tarafından gezici kan bağış aracı gönderilip, portatif bir kan bağış merkezi oluşturuldu. Etkinlik başlamadan önce yerleşke içinde duyuru yapılarak öğrencilerin kan bağışıyla ilgili bilinçlenmesi sağlandı. Ardından Meslek Yüksek Okulu öğrencileri, gönüllülük esasına dayalı olarak kan bağışı yaptı. 28-29 Kasım tarihlerinde arasında sürecek etkinlik boyunca Kızılay yetkililerini Meslek Yüksek Okulu'nun ana binasındaki giriş katında görmek mümkün olacak.
İLK KEZ KAN VERDİ, HUZURLUYUM DEDİ.
Gönüllülük esasına dayanarak kan bağışı yapanlar arasında henüz ilk kez defa bağış yapan bir öğrenci vardı. Mustafa Özcan, ilk kez böyle bir fırsatının olduğunu, daha önce hiç denk gelmediğini söyleyerek kan bağışı işlemlerini gerçekleştirdi. Kan vermeden önce tedirginlik yaşadığını ve korktuğunu belirten Özcan, bağış gerçekleştikten sonra manevi bir huzur ve hayat kurtarabilmenin mutluluğunu yaşadığını söyledi. Üç ayda bir düzenli olarak kan bağışı yapacağının sözünü veren Özcan, son olarak kan bağışlamaktan korkup cesaret edemeyenlere ''insanların korkularını yenmeleri için o ilk adımı atmaları gerekiyor, bu yüzden o korkuyu yenip, cesaret edip, kanını bağışladıktan sonra benim gibi düzenli olarak bağış yapacaklarına inanıyorum, yeter ki ilk adımı atsınlar.''
SAVAŞ YARALILARINA YARDIM KOMİTESİ'NDEN KIZILAY'A
Jean Henry Dunant'ın girişimiyle 1861 yılında Kızıl Haç, ozamanki ismiyle Savaş Yaralılarına Yardım Komitesi kuruldu. Takvimler 2 Haziran 1868'i gösterirken Osmanlı İmparatorluğu bir çok ülkeden önce Kızılay faaliyetlerine başlamıştı. Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Derneği ismiyle bir süre devam ettikten sonra 1877 yılının Ağustos ayında Sadrazam Hüsnü Paşa'nın yardımlarıyla resmen Hilal-i Ahmer (Kızılay) Cemiyeti kuruldu. Kızılay'ın resmi sayfasında geçen kurucuların isimleri şöyle; Dr. Marko Paşa, Dr. Abdullah Bey, Dr. Kırımlı Aziz Bey, Serdar-ı Ekrem Ömer Paşa.
Cumhuriyet'in ilanından sonra 1935 yılında Mustafa Kemal Atatürk tarafından ismi Kızılay olmuş, yoluna öyle devam etmiştir.
Armasındaki beyaz zemin üstüne kırmızı hilal, kan lekesini ve yardımlaşmayı hatırlatma amacı gütmektedir. Hilal'in açık ucu sol tarafa bakmaktadır.
Kızılay'ın resmi sayfasında şu ifade yer almaktadır; ''Devletler Hukuku'nun ilgi hükümleri gereğince, savaş zamanında silahlı kuvvetlerin sağlık servisleriyle o hükümlerin belirlediği kişi ve kuruluşlar için 'koruyucu ve belirleyici işaret' olarak kabul edilmiştir. Bunlar dışında kalan hiç bir kurul ve kurum, savaşta tarafsızlık ve dokunulmazlık timsali olan bu işareti kullanamaz.
KIZILAY HAFTASI
Ülkemizde her yıl, okullarda 29 Ekim, 4 Kasım tarihleri arasında Kızılay haftası kutlanır. Bu haftada Türk Kızılayı'nın kuruluş amacı, insani yardım faaliyetleri, öğrenme çağındaki çocuklara anlatılarak farkındalık yaratılır.
KAN ACİL DEĞİL, SÜREKLİ İHTİYAÇTIR.
Türk Kızılayı, deprem, sel vb. doğa afetlerinde, savaşlarda, toplumsal olayların baş gösterdiği an'larda, yardıma muhtaçlara yardım eli olarak insani faaliyetlerini sürdürür. Kan, insan eliyle üretilemez. Ancak ve ancak bağışlanırsa birden fazla insanı kurtarır. Bu anlamda insanlar, ruhen ve bedenen etkilenmeyecek miktarda kan bağışında bulunup, hem bir hayatı kurtarmış hemde vicdanen huzura ermiş olacaktır.
Tags
diğer