Deliha 2 geçtiğimiz günlerde vizyona girdi. Gelin bakalım nasıldı film.
SPOİLER İÇERİR! Uyarımı da yapayım efendim, sonra ben duymamıştım, filmi daha izlememiştim, demeyelim. :)
Gupse Özay, çok yakından takip ettiğim ve çok severek izlediğim bir kadın oyuncu. Deliha serisinin filmleriyse onun yazıp yönettiği filmler. Gerçi ilk filmin yönetmenliğini Hakan Algül üstlenmişti. Haliyle onları bende severek izledim. Şöyle ki; karakter sizi zaten bir yerden yakalamayı başarıyor. Deliha karakteri, sevdikleri uğruna savaşmayı, savaşırkende kendince güldürebilmeyi biz izleyicilere öyle güzel yansıtılıyor ki, izlerken karakterin bir davranışını, tanıdığınız birilerine, çevrenizde yaşayanlara vs. benzetebiliyorsunuz. Tabii sadece komik ve bu umursamaz tarafıyla değil, duygusal yönüyle de sizi içine çekebiliyor, Deliha. Haksızlığa, meydan vermeyen, iki yakası kanda olsa da dostlarının imdadına yetişen, güzel yürekli Deliha...
İlk filmde sevdiği adamı kazanmak uğruna türlü maceralar yaşayan Deliha, bu filmde de iş bulup, para kazanmak için kolları sıvamıştır. Şans eseri ilkokuldan tanıdığı bir arkadaşının şef yardımcılığı yaptığı bir yemek restarauntında çalışmaya başlar.
Sakarlıklarıyla, samimiyeti ve dobralığıyla bir şekilde kendini orada da sevdirmeyi başarmıştır. Aynı zamanda batmak üzere olan bir dükkanı da iflasın eşiğinden döndürmüştür, hani. Sonra bir gün pilav siparişinin içine ketçap sıkması, o dükkanda nabzı biraz yükseltmiş, dükkan sahibi tarafından işinden kovulmuştur, Deliha. Şahsen pilavın yanına yoğurt koymayı severim, ve ketçabı, pilava asla yakıştırmam. Siparişini götürdüğü kadın pek bir sevmiş olacak ki, internette bunu servis etmiş ve dükkana akın akın insan yağmaya başlamıştır.
Şefin gözü açılmış, Deliha'dan özür dilemesi gerektiğini anlamıştır ve bizzat evine gidip özür dilemiştir. Tam herşey çok güzel olacak derken, şefin rakip restaurant ile atışması sonucu bir gece yarısı yangın çıkar...
Deliha, haberi geceleyin uyurken alıyor ve fırlıyor hemen. Burada yine Deliha'nın dostları uğruna neler yapabileceğinin farkına varıyoruz. Paris'e gitmek için biriktirdiği kumbaradaki parayı alıp tesisatçı amcasına koşuyor güzel yürekli Deliha. Elleri titriyor, anlatıyor durumu. Tesisatçı amca, parayı kabul etmiyor, hemen işe koyuluyorlar. Sabah olunca dükkanda çalışanları, Deliha'nın bütün dostlarını, (hatta anneannesini bile) dükkanı elden geçirirken görüyoruz.Tam da o sıralarda şef, yanında bir hasar tespiti için bilirkişiyle gelir dükkanın önüne. Tabii adam şok! :)
Tabii yangından sonraki düzenlemede biraz daha mütevazi bir yere dönüşüyor dükkan. Şef, şok üzerinden henüz atamamış iken birde ne olsa beğenirsiniz? Gelmesi beklenen gurme, o gün gelmesin mi? Ve ona da kuru fasülye ve soğan ikram ederler. Gurme, biraz tereddüt etse de Deliha'nın soğanın cücüğünü çıkarma hareketi gurmeyi çok etkilemiş olacak ki çok güzel yazılar yazdı. Ondan sonra dükkanın ismi Cücük olarak değişti zaten...En sevdiğim kısım burası oldu zaten benim. :)
Sonunda biriktirmişti parasını Deliha, gitmişti Paris'e. Babasının tek hatırası olan fotoğraftaki yerdeydi şimdi...
İşte böyle bir filmdi Deliha 2 :)
Deliha gibi, temiz kalpli insanlar olsun hayatımızda inşallah. :) Sürçi Lisan ettiysem affola, SAĞLICAKLA...