Adak Film İncelemesi

 


Adak filminin Türk sinemasındaki yeri çok acayip. Detaylara birazdan gireceğim ama öncelikle genel bilgileri vermek istiyorum. Adak filmi, Atıf Yılmaz yönetmenliğinde 1979 yılında gerçek bir hikayeden yola çıkılarak çekilmiş bir film. Başrollerini Tarık Akan, Necla Nazır gibi starlar paylaşıyor.

Hikaye 60'lı yıllarda Erzincan'ın Üzümlü beldesinin Pelitli köyünde geçiyor.

Aklında birçok soru işareti kalan, suskunluğunu cahilliğine vurduğumuz ve belki de kafasının çok karışık olması yüzünden, öğrendiği dini öğretileri de kafasında çözümleyememiş bir adamın, çalıştığı yerde iftiraya uğraması sonucunda hapishaneye düşmesi ve buradan çıkarsa doğacak olan evladını Allah'a adak etmesini konu alan bir film Adak. 

Hz. İbrahim'in, kendi oğlunu kurban edecekken Allah tarafından gönderilen kurbanlık hayvan herkes tarafından bilinir. Ve bu süreç yaşanmamış olsaydı şimdiye dek herkes kendi evlatlarını kurban ediyor olacaktı, evet. Ama bu öğretinin yanlış çözümlenmesi, doğacak evladını kurban etmek şeklinde yorumlanmış olacak ki, aslında çok üzücü bir olaydır; gerçekten doğan evlat kurban edilmiştir..

Hapishaneye iftira ile bir şekilde düşülmüş ve azap içinde Allah'a, ''buradan çıkarsam sana doğacak evladımı kurban ediyorum'' şeklinde sözlü bir adak verilmiştir. Velhasıl iftira olduğu anlaşılır ve hapishaneden çıkar köyüne döner. Sonraki süreçte malum şey yaşanmıştır...

Bu filmde Türk sinemasına dair dikkatinizi çekeceğim nokta ise bambaşka bir olay. Atıf Yılmaz, belgesel ile kurguyu bu filmde bir araya getirmiştir. Bu olayın gerçekten yaşandığı dönemdeki video görüntülerini, röportajlarını almış, filmin içine yedirmiştir.

Aslında bakıldığı gerçek yaşanan bir olay olmasa böyle bir fikir kabul edilemez, kurgu her zaman kurgudur. Belge sineması bambaşka bir yoldur. Ancak hikayenin gerçekliği göz alındığında  belgesel sinemaya daha yakın olmakla birlikte bir canlandırmada söz konusu olduğu için kurgunun da işin içine girmesiyle çok farklı bir tat yakalamıştır Atıf Yılmaz.

Tabii o belge niteliği taşıyan kısımları, evladını adak ettikten sonra tekrar hapishaneye düştükten sonra görüyoruz, bu nokta da bir akışın içinde olduğunu unutmamak lazım. Rastgele şekilde değil de, hapishaneye 2. kez düştükten sonra toplumda büyük yankı uyandırması sonucu medyanın da dikkatini çekmiş olacak ki insanlarla röportaj yapmışlardır.

Onu, bu yaptığından dolayı haklı bulanlar vardır, haksız bulanlar vardır. Daha da ilginci hakimlere de söz hakkı verilmiş ama onlarda iki arada bir derede kalmışlardır. Toplumu farklı düşüncelere yönelten bir olay olmuştur. Hatta bir avukat, yanlışlıkla olduğunu söyle ona göre bir şey uygulasınlar bile demiştir ama kabul edilmemiştir, o dini öğretiler ile büyüyüp, sadece onları gördüğü için ona doğru gelen şey sadece bu olmuştur...


Tavsiye ederim, mutlaka izleyiniz...

6 Yorumlar

  1. Listeye aldım, ön yargılıydım ama merak ettim teşekkürler

    YanıtlaSil
  2. eveet izledim, atıf yılmaz yaaa tarık akan yaaa kaçar mıııı :) güzel anlatmışsıın :)

    YanıtlaSil
  3. İzlemiştim çok önceden, çok enteresan bir filmdi. Gerçek bir olay olduğunu sizden öğrendim, teşekkürler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Türk sineması açısından önemli bir film :)

      Sil
Daha yeni Daha eski